Genellikle yeni bir otoyol yapmak şehrin trafik sorunlarına çözüm olarak düşünülür. Öte yandan, yapılan her otoyolla birlikte özel araç sürücülerinin sayısı da artmaktadır. Sürücüler, toplu taşıma ya da bisiklet gibi alternatif ulaşım biçimlerini kullanmaktansa, arttırılmış yollar ile beraber daha çok özel araç kullanımına yönelirler. Bunun sonucunda da yapılan her otoyol yeni bir trafik sorununa yol açar.
[the_ad id=”2653″]
Sonuç olarak, bazı şehirler, bir zamanlar araçlar için belirlenmiş otoyollarını, kent parklarına çevirmeye ve daha az sıkışık sokaklar elde etmeye karar verdiler.
Burada bu şehirlerden altısını görmekteyiz. Bunlardan bazıları halen yapım aşamasındayken bazıları da bitmiş.
Harbor Drive, Portland – USA
1974′ de dönüşümüne başlanan bu yol, Tom McCall Parkı olarak günümüzde, First Avenue ile park arasında bağlantı kuran bisikletçiler ve yayalar için bir köprü olmuştur.
Cheonggyecheon, Seoul – South Korea
Seul’ deki Cheonggyecheon karayolu, çevre ve gürültü kirliliğini engellemek için kent parkına dönüştürüldü.
Pier Freeway, San Francisco
Başlangıçta otoyol olarak kullanılan bu yer, 1989 depreminin verdiği zararın giderilmesinin maliyetli olmasından ötürü parka dönüştürüldü.
Madrid Río, Madrid
Kentin tarihi dokusunun da hissedildiği bu yerin park olması ayrı bir mutluluk. Ayrıca bu örnekte, araç yolu tamamen kaldırılmamış ve trafiğin bir kısmı yer altında çözülmüş.
Park East Freeway, Milwaukee
1960 yıllarda planlanan bu proje çevre sakinlerinin olası gürültüden olan şikayetleriyle durduruldu. 1999-2002 yılları arasında da önemli ölçüde yıkıldı. Doğu Koridoru Parkı Projesi olarak yeniden planlandı. Bu proje ile şehir merkezinden nehre direkt ulaşım sağlanmış oluyor.
Alaskan Way, Seattle
2001′ deki depremden büyük hasar alan üst geçit daha sonra yapılan plan değişikliğiyle yer altı tüneline dönüştürüldü. Böylece Elliot Körfezi’ndeki alanlar bir yaya aksıyla şehrin diğer bölgelerine bağlanmış oldu.
Kaynak:
http://www.archdaily.com/800155/6-cities-that-have-transformed-their-highways-into-urban-parks